Rekabetin eksik olmadığı bir dünyada hayatta kalmaya hazır mısın?

Yeni nesil mobil MMORPG deneyimini seçilebilir 5 farklı sınıf, 300v300 savaşlar, karakter dönüşümleri ve kesintisiz oynanış imkanı ile sınırların dışına taşıyoruz! Rekabette yerini almak ve kendini sınamak için acele et! #İşBirliği

Indiana Jones and the Great Circle: The Order of Giants İnceleme

Atarita'da reklam ve sponsorlu içerikler açıkça belirtilmiştir. Bunun dışındaki hiçbir içerik ticari bir ortaklık sonucunda hazırlanmamıştır. Bkz: Editöryal Standartlar

Paylaş

Indiana Jones and the Great Circle: The Order of The Giants’ın PlayStation 5 inceleme kopyası, Bethesda Softworks tarafından Atarita’ya gönderilmiştir.

Indiana Jones and The Great Circle hiç şüphesiz geçen senenin en iyi işlerinden birisi. Daha yeni deneyim etme şansı bulduğum oyunu ben de oldukça beğendim. Oluşturulan dünyanın inandırıcılığı, güzel bölüm ve bulmaca tasarımları ve tempoyu değiştiren mini bölümleri ile gerçekten çok çok iyi bir macera oyunuydu. Biliyorsunuz ki yakın zamanda bu güzelim oyuna bir DLC geldi. The Order of the Giants adlı DLC, Doktor Jones’u ufak çaplı yeni bir maceraya götürüyor. Gelin bakalım bu macerayı birlikte inceleyelim.

Doktor Jones ile Vatikan tünellerinde

The Order of the Giants, Papaz Ricci ve kuşu Pio ile konuşarak başlayan bir macera. Papaz Ricci, Doktor Jones’a antik dünyadan kalma bir başka parçadan bahsediyor. E tabii ki Indiana Jones bu durur mu? Dedikodunun peşine takılan Dr. Jones Vatikan’ın tünellerinden, Roma’nın limanlarına kadar bu olayın üzerine gidecektir. Order of the Giants güzel bir yan hikaye. Bunun yanı sıra kendi içerisinde de hoş sekansları bulunan bir macera. Klasik komik, eğlenceli anlarıyla beraber ufak aksiyon sekanslarıyla oyuncuya keyifli anlar sunmayı başarıyor.

Machine Games ne yaptığını çok iyi bilen bir ekip. Bunu ana oyunu oynarken de görmüştüm. DLC ile de görüyorum. Çapını, skalasına genel anlamda “haddini” bilerek iş yapıyorlar. Yüksekten uçmaya ya da olmayacak bir şeyi oldurmaya çabalamıyorlar. Ana oyunu oynarken her zaman ne kadar iyi bir macera oyunu olduğundan bahsediyorum arkadaşlarıma. Çünkü Indiana Jones’u çok seven bir ekibin, tüm felsefeyi anlayarak tutkusunu gösterdiği bir iş bana kalırsa. Bundan dolayı sadece bir Indiana Jones oyunu olarak değil macera oyunu olarak da çok iyi.

Dolayısıyla DLC’den de ne beklemem gerektiğini çok iyi biliyordum. Sağlam, küçük bir Indiana Jones macerası ve gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki beklediğim şeyi aldım. Bir kere ana oyunda da olan çok küçük parçaları büyük ve detaylı parçalara dönüştürme olayı DLC’de de var. DLC’ye giriş bile bunu gösterir nitelikte. Herhangi bir papazdan duyduğumuz bir söylenti; eski devlere, tanrılara tapan bir tarikata ve Venedik’in alt tünellerine uzanıyor.

Güzel bölümler zor bulmacalar

Machine Games üç saatlik oynanış süresine oldukça güzel bölümler yerleştirmiş. Zaten orijinal oyunun bölüm tasarımları da oldukça güzeldi. DLC’de de bu kalite devam ediyor. Tasarımlardan ziyade bu seride (hem ana oyun hem de DLC’den bahsediyorum) oluşturulan dünyalar oldukça başarılı. DLC’yi oynarken gerçekten de Vatikan’ın altında böyle tüneller olduğuna inanıyorum. Gördüğüm tüm mezarlar, anıtlar, antik yerler özenle hazırlandığı için inandırıcıklarını oldukça kuvvetli yansıtıyorlar.

Bu güzel dünyalar bir de iyi bölüm tasarımları ile birleştirilince ortaya gayet hoş bir iş çıkıyor zaten. Oyun hem keşfi hem de objektife varışı oldukça katmanlı yapıyor. Bunun yanı sıra tempoyu da kaybetmiyor. DLC’de Vatikanın tünelleri yine aynı formül ile hazırlanmış. Üç saatlik oynanış temposu da öyle. Dövüş-bulmaca-keşif-platforming dengesini iyi ayarlayan Machine Games’e helal olsun diyorum.

Ana oyunda beş dakika düzgün bir şekilde düşünülünce çözülen bulmacalar vardı. Bu bulmacalar ne çok zor ne de çok kolaydı. Bundan dolayı ana oyunun bulmacalarını oldukça sevmiştim. Süper zeki ya da aşırı salak hissettirmiyorlardı. Fakat Machine Games bu sefer oyuncuyu zorlamayı tercih etmiş. Bulmacaları bir tık daha zorlaşmış.

Özellikle son bulmacalarda oldukça zorlandım. Elbette çözülmeyecek bir şey yok ama ana oyundan sonra mükemmel giden tempoyu zedeliyor diyebilirim. Bunu bir eksi olarak görebiliriz belki. Yine de o kadar büyük bir olay değil diye düşünüyorum. Ayrıca DLC’nin sonuna yeni eklenmiş bir boss dövüşümüz bulunuyor. Çok özel bir boss dövüşü olduğunu düşünmüyorum lakin DLC sonuna yakışır, çekişmeli bir mücadele olmuş. Bunların yanı sıra geri kalan noktalarda ana oyunun izinden giden Order of the Giants gayet keyifli bir deneyim sunuyor.

Fiyat meselesi ve son sözler

Gelelim DLC’nin fiyatına… İşte bu noktada birazcık tepkiliyim. 20 dolar fiyat etiketiyle çıkan Order of the Giants süresi de düşünülünce parasının hakkını tam anlamıyla veremiyor. Beni yanlış anlamayın DLC oldukça başarılı. Lakin 20 dolar etiketi alınca insan oynanış süresinin bir tık fazla olmasını bekliyor. 3-4 saatlik bir ana görev süresi sunuyor oyun. Tabii yan etkinlikleri yaparsanız, tüm toplanabilirleri bulursanız ve bulduğunuz her notu okuyarak lore’un içerisine dalarsanız oynanış süresini biraz da olsa uzatabilirsiniz.

Evet toparlayalım bakalım en sevdiğim okur. Order of the Giants ana oyuna yaraşır bir DLC olmuş. Hem sunduğu sürükleyici hikayesi, hem de temposu çok hoş. Zaten ana oyunu çok seven birisi olarak oldukça keyif aldım. Eğer sen de ana oyunu sevdiysen kesinlikle keyif alırsın. Bunun yanı sıra ana oyun için hazırladığımız incelemeye buradan ulaşabilirsin. Haydi kal sağlıcakla.

Furkan Oğur
Furkan Oğur
Boş zamanlarımda Raccoon City'de ve Shadow Moses'da dolaşırım. Çoğu zaman Hideo Kojima ile Shinji Mikami'yi överim. Bir de Hunter x Hunter hayranıyım. Seviyorum kardeşim ne yapayım.

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Daha Fazla Atarita

Oyun Gündemi: